- çekirdek
- ядро, сердцевина; сердечник, стержень
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
çekirdek — is., ği 1) Etli meyvelerin içinde bir veya birden çok bulunan, çoğu sert bir kabukla kaplı tohum Kayısı çekirdeği. Zeytin çekirdeği. Karpuz çekirdeği. 2) Yenmek için satılan kabak veya ayçiçeği tohumu Şimdi bir sinemada kabak çekirdeği yiyorlar.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çekirdek aile — is., top. b. Anne, baba ve henüz evlenmemiş çocuklardan oluşan aile … Çağatay Osmanlı Sözlük
çekirdek kahve — is. Çekilmemiş veya dövülmemiş kahve … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki dirhem bir çekirdek — çok güzel ve özenli giyinmiş İki dirhem bir çekirdek kadınların başlarında şemsiye, ellerinde de yelpaze. S. Birsel … Çağatay Osmanlı Sözlük
İKİ DİRHEM BİR ÇEKİRDEK — Mc: Pek süslü yerine kullanılır bir tabirdir. Osmanlı altını iki dirhem bir çekirdek ağırlığında olduğu için bu tâbir meydana gelmiştir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
bir çekirdek geri kalmamak — bütünüyle denk olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
UCAM — Çekirdek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
çikerdek — çekirdek … Beypazari ağzindan sözcükler
MİLDEM (MİLDÂM) — Çekirdek dövdükleri taş. * Ahmak ve iri vücutlu kimse … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NEVAT — Çekirdek, hurma çekirdeği. * Yirmi veya on adet. * Bir veya on okka altın. Beş dirhem altın. * Düşman … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NÜVE — Çekirdek, asıl, menba. (Sayısız hatemlerden canlı mahlukata vaz edilen hayat hâtemine bakınız. Evet canlı bir mahluk, câmiiyeti itibariyle kâinata küçük bir misaldir. Şecere i âleme güzel ve tatlı bir meyvedir. Kevn ve vücuda bir nüvedir ki;… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük